Down Sendromu Ve Fizyoterapi 

Günümüzde bir çocuğun yaşamının ilk yılları, onun gelecekteki gelişiminin anahtarı olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle sorunların çocukluk döneminde giderilmesi, uzun dönemde bireyin hayat kalitesini ve işlevselliğini belirlediği için önem taşımaktadır. Pediatrik fizyoterapi çocuğun mümkün olan en üst fonksiyonel kapasiteye ulaşmasını sağlamak için uygulanır.


Gelişimi Etkileyen Faktörler 

Down sendromlu çocuklarda merkezi sinir sistemindeki sorunlar dışında motor gelişimi etkileyen iki önemli belirti vardır.
Düşük kas tonusu (kasların istirahat gerilimleri düşüktür, yumuşak hissedilir.)
Eklem bağlarındaki gevşeklik (hipermobilite, eklem hareketi normal sınırının ötesine geçer.)

Bu iki özellik genetik olarak belirlenmiştir ve Down sendromlu çocuklarda farklı derecelerde bulunur. Bu durum eklemlerin çevresindeki kaslarda yetersiz kasılmaya neden olur (kontraksiyon azlığı) ve bir güçsüzlük tablosu ortaya çıkar. Yerçekimine karşı hareketleri başlatma ve sürdürme zorluğu vardır. Daha az deney yaparlar ve oturma, emekleme, yürüme gibi gelişim basamaklarına daha geç ulaşırlar.

Görsel, işitsel, dokunsal, vücut hissi gibi duyular duyu organları tarafından alınır ve beyne iletilir. Beyin bu uyaranları alır, işler, yorumlar, organize eder ve vücudun bu uyaranlara uygun cevap vermesini sağlar. Bu süreç duyu bütünlüğü olarak adlandırılır. Düzgün hareket bu sistemin iyi çalışması ile mümkündür. Down sendromlu çocuklarda tüm duyuların alınmasında ve işlenmesinde değişen derecelerde sorunlar vardır. Ayrıca kalp problemleri, beslenme ve sindirim sistemindeki bazı sorunlar, geçirilen ameliyatlar da yavaş gelişmeye neden olur. Ellerin kullanımı ve el-göz koordinasyonu gibi ince motor gelişim, yemek yeme ve konuşma gibi ağız motoriğini ilgilendiren fonksiyonlar da etkilenmiştir.

Down sendromlu çocuklar mutlaka yürürler. Az sayıda çocuk normal gelişim hızını yakalayabilir. Ancak büyük çoğunluk yavaş gelişir, gelişimleri sırasında karakteristik kompanse duruş ve hareketler geliştirirler. Bunlar bu sendroma özgü bir şekilde vücudu kullanma biçimidir. Otururken tonus azlığına bağlı olarak yığılma, geniş bir yüzeyde oturma ve ellerle dayanma, bacakları çok açarak pozisyon değiştirme, ayakta dururken dizlerin aşırı kilitlenmesi, küçük adımlar ile bacakları çok açarak yürüme sıklıkla görülür. Hareketler sınırlıdır, denge ve korunma reaksiyonları zayıftır.



Kaba Motor
Normal Gelişim
Down Sendromu
Baş Kontrolü
1-4 ay
3-9 ay
Dönme
2-10 ay
4-12 ay
Oturma
5-9 ay
6-16 ay
Ayağa Kalkma
7-12 ay
8-26 ay
Ayakta Durma
9-16 ay
12-38 ay
Yürüme
9-17 ay
13-48 ay

(Cunningham 1982)

Bu tabloda görüldüğü gibi normal ve Down Sendromlu çocuk arasındaki gelişim farkı ilk aylarda fazla değildir. Ancak yerçekimine karşı yapılan ayakta durma ve yürüme aşamalarına gelindiğinde farkın arttığı görülür.
Down sendromlu çocuklar arasındaki gelişim farklılığı çocuğun kas ve eklem gevşekliğinin derecesine, hareketli olup olmamasına, ailesel ve çevresel faktörlere, genel sağlık durumuna bağlı olarak ortaya çıkar.


Fizyoterapinin Amaçları

Günümüzün en modern tedavi yaklaşımı olan Bobath/Nörogelişimsel tedavi yaklaşımı, Down sendromlu bebeklerin fizyoterapisi için idealdir. Sadece motor gelişimi değil, duyusal, emosyonel-sosyal ve bilişsel gelişimi de hedefler. Bu çerçevede;
Bebeğin duyusal uyarılması
Uygun pozisyonlama, kucağa alma ve taşıma
Emme, beslenme ve konuşma için gerekli olan ağız ve yüz kaslarının çalıştırılması
Kaba motor gelişim basamakları (dönme, oturma, emekleme, ayakta durma, yürüme)
İnce motor hareketlerin geliştirilmesi (ellerin etkin kullanımı, el-göz koordinasyonu)
Duruş kontrolü
Hareketlerin ve yürümenin kalitesi
Kompanse hareketlerin azaltılması
Denge, düzeltme ve koruyucu reaksiyonların kazandırılması
Güvene dayalı ilişki geliştirme, sosyallik
Problem çözme, taklit, anlama, kavrama
Kas-iskelet sistemini izlemek, olası şekil bozuklukları konusunda aileyi bilgilendirmek ve gerekirse hekime yönlendirmek
Ayak sağlığı (uygun ayakkabı, tabanlık ve ortez uygulamaları)
Aile eğitimi

Fizyoterapi oyun kurgusu içinde yapılır.
Terapi seansı çocuğu oyun kurgusu içinde değerlendirme, terapi ve tekrar değerlendirme üzerine kurulmuştur.
Çocuk, aile ve fizyoterapist birlikte çalışmalıdır.
Fizyoterapinin etkili olabilmesi için çocuğun yaşamının planlanması, evin düzenlenmesi ve terapinin evde de uygulanması gerekir.
Ailenin tüm bireylerinin terapi sürecine katılmaları ile amaçlanan normal fonksiyon ve yaşam kalitesine ulaşılabilir.

BEDİA KOCABALKAN
ÇOCUK FİZYOTERAPİSTİ VE BOBATH TERAPİSTİ